Her yeni doğan bin bebekten biri işitme kaybı yaşarken, bu sayı her 3 ila 17 yaş arası grupta beşe çıkar. Pek çokları için, işitme bozukluğu öncelikle kreşte saptanır. Bu kısmen çocuğun kendi aile ve özel çevresine adapte olmayı öğrenmesi ve aşırı dikkat göstererek işitme bozukluğununun yerini doldurmasından kaynaklanır. Dikkat ve dayanıklılık eksikliği, zayıf konsantrasyon, duygusal güvensizlik, suskunluk ve sosyal geri çekilme ya da konuşma anormallikleri bu konuda hareket geçilmesini gerektiren durumlar arasında yer alır. Bu deneyime uygun olarak modern teknoloji ile işitme sağlanması ve özel tedavi veya eğitimsel destek verilmesi ne kadar erken olursa, işitme engeliyle karşılaşan çocuk o kadar iyi gelişir ve çevresi ile engelsiz bir şekilde iletişim kurabilir.

Alanında uzmanlaşmış kişiler ve danışmanlarla iletişime geçmek ebeveynlere destek olarak daha fazla bilgi almalarını ve duruma farklı açılardan bakmalarını sağlaması açısından önemlidir. Çocuğunuzun hayatındaki bu önemli dönem hakkındaki önerileri ve desteği burada bulabilirsiniz!